Avatar Nedir?

AVATAR -*Sanal gerçeklikteki kişi kimdir?

Metaverse konsepti ile Mark Zuckerberg’in öngördüğü sanal gerçeklikte kişiler bir “avatar” seçerek bu sanal evrende var oluyor ,çalışabiliyor ,iş arkadaşlarıyla bir araya gelebiliyor,mülk edinebiliyorlar. Bildiğimiz gibi bu kavramın sıkça duyulmaya başlamasından önce sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik gözlükleri ile farklı bir internet deneyimi yaşayabilmek zaten mümkündü. Microsoft CEO’su Nadya Sadella’nın ifadesine göre Halo, Minecraft, Flight Sim gibi oyunlar Metaverse olarak tanımlanıyor.Ne var ki bahsettiğimiz oyunlar iki boyutlu (2D) olarak kullanıcıya sunulduğundan bu tür oyunlar (3D)olarak sunulmaya başlayacaktır.

Dünyada yaşam tarzına farklı bir boyut kazandıran bu projelerin her ne kadar arsa almak ve oyun oynamak gibi basit bir kaç işlevle sınırlı olduğu düşünülse de aslında sonsuz seçenekler mevcut olacaktırSınırların şu an nerede başlayıp nerede bittiği kestirebilmek oldukça güç.

Birden farklı platformda oluşturacağımız avatarların birbirleriyle entegrasyonu olup olmayacağı ve farklı evrenlerde tek bir avatarla  seyahat edip etmeyeceğimiz de henüz netlik kazanmış değil.

Metaverse deavatarın hak ve fiil ehliyeti var mı?

Hukuki anlamda kişi insanı ifade etmektedir. Hukukun öznesi kişidir. Kişilik kavramı ise Türk medeni kanunu Md. 28/1  de madde altına alınmıştır. Buna göre de çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu andan itibaren başlar.  Çocuğun hak ehliyetini elde edebilmesi için iki şeyin başlaması zorunludur. .Peki sanal evdeki avatarların hukuksal anlamda kişi sayılıp sayılamayacağı insan hakları bakımından sanal insan hakları  gibi yasal düzenlemeler yapılıp yapılamayacağı henüz netlik kazanmış  değil.  Avatarın yaptığı fiil ve eylemlerden hukuki ve cezai anlamda sorumlu tutulup tutulamayacağı da netlik kazanmayan bir konu. Avatarın hak ve fiil ehliyeti var mı , avatarımız haksız fiillerden sorumlu mu?, oluşan hukuka aykırılıklarda sorumlu olup olmayacağı yine bu tartışmalar arasında yer almakta.

Metaverse de kendine has bir hukuk sistemi geliştirilecek mi, yoksa gerçek dünyada kişilerin sahip olduğu vatandaşlık hukukuna ilişkin hükümler mi uygulanacak, iki ülke hukuku arasında uyuşmazlık çıktığında çözüm nasıl olacak gibi bir çok soru şimdilik cevapsız kalmaktadır.